Halk Edebiyatı
Kaynağı halk
kültürüdür. Geleneğe bağlı olarak gelişen sözlü bir edebiyattır.
Kökleri Türklerin İslamiyeti kabul edişi öncesine kadar dayanır. Bugün
de varlığını az çok sürdürmektedir. Bu edebiyat halkın duygu ve
düşüncelerini, yaşama ve dünyaya bakışını yansıtır. Halk diliyle
oluşturulmuştur.Yaratıcıları belli olan Aşık ve Tekke edebiyatı
ürünleri, sözlü gelenekte ortaya çıkan ve halkın ortak malı olmuş
ninniler, türküler, bilmeceler, masallar, halk öyküleri, seyirlik halk
oyunları (Karagöz, Ortaoyunu, Meddah ) bu edebiyatın içinde yer alır.
Halk Edebiyatı Özellikleri
1. Hem şiir hem de düzyazı alanında ürünler verilmekle birlikte, şiir daha da ağırlıktadır.
2.
Halk öykülerinin, eski destanlarından, halk şiirlerinin koşuk ve
sagulardan İzler taşıdığına bakarak, bu edebiyatın, İslamiyet öncesi
Türk edebiyatının bir devamı olduğunu düşünebiliriz.
3. Masal ve
destanlardaki olağanüstülükler dışında konular genelde somut ve
gerçekçidir. Halk edebiyatında biçimden çok konu önem taşır.
4. Aşk, doğa sevgisi, gurbet, ayrılık, özlem, din ve tasavvuf, kahramanlık, mizah Halk edebiyatının başlıca konularıdır.
5. Şiirler işlenen konulara göre güzelleme, taşlama, ağıt, koçaklama gibi adlar alır.
6. Dil halkın konuştuğu Türkçe olmakla birlikte, bazı ozanların dilinde yöresellik de gözlenir.
7. Koşma, türkü, mani,destan semai gibi değişik nazım biçimleri kullanılmıştır.
8. Nazım birimi dörtlük, kullanılan ölçü hecedir. Hecenin daha çok 7′li, 8′li ve 11′1İ kalıpları kullanılmıştır.
9.
Halk ozanlarından bazıları, birtakım etkilenmeler bir sonucu aruzu da
kullanmıştır. Divan ve tasavvuf şiirinden etkilenen halk ozanlarının
şiirlerinde Arapça ve Farsça sözcükler daha çoktur.
10. Anlatım canlı, yalın ve içtendir.
11. Şiirler bir saz eşliğinde, bir hazırlık olmaksızın doğaçlama olarak söylenmiştir.
12.
Kimi şiirlerde, Divan şiir ölçüsünde olmamakla birlikte zaman zaman
söz sanatları ve kalıplaşmış sözler de kullanılmıştır. Ancak bunter
genellenmeyecek kadar azdır.
Kaynağı halk
kültürüdür. Geleneğe bağlı olarak gelişen sözlü bir edebiyattır.
Kökleri Türklerin İslamiyeti kabul edişi öncesine kadar dayanır. Bugün
de varlığını az çok sürdürmektedir. Bu edebiyat halkın duygu ve
düşüncelerini, yaşama ve dünyaya bakışını yansıtır. Halk diliyle
oluşturulmuştur.Yaratıcıları belli olan Aşık ve Tekke edebiyatı
ürünleri, sözlü gelenekte ortaya çıkan ve halkın ortak malı olmuş
ninniler, türküler, bilmeceler, masallar, halk öyküleri, seyirlik halk
oyunları (Karagöz, Ortaoyunu, Meddah ) bu edebiyatın içinde yer alır.
Halk Edebiyatı Özellikleri
1. Hem şiir hem de düzyazı alanında ürünler verilmekle birlikte, şiir daha da ağırlıktadır.
2.
Halk öykülerinin, eski destanlarından, halk şiirlerinin koşuk ve
sagulardan İzler taşıdığına bakarak, bu edebiyatın, İslamiyet öncesi
Türk edebiyatının bir devamı olduğunu düşünebiliriz.
3. Masal ve
destanlardaki olağanüstülükler dışında konular genelde somut ve
gerçekçidir. Halk edebiyatında biçimden çok konu önem taşır.
4. Aşk, doğa sevgisi, gurbet, ayrılık, özlem, din ve tasavvuf, kahramanlık, mizah Halk edebiyatının başlıca konularıdır.
5. Şiirler işlenen konulara göre güzelleme, taşlama, ağıt, koçaklama gibi adlar alır.
6. Dil halkın konuştuğu Türkçe olmakla birlikte, bazı ozanların dilinde yöresellik de gözlenir.
7. Koşma, türkü, mani,destan semai gibi değişik nazım biçimleri kullanılmıştır.
8. Nazım birimi dörtlük, kullanılan ölçü hecedir. Hecenin daha çok 7′li, 8′li ve 11′1İ kalıpları kullanılmıştır.
9.
Halk ozanlarından bazıları, birtakım etkilenmeler bir sonucu aruzu da
kullanmıştır. Divan ve tasavvuf şiirinden etkilenen halk ozanlarının
şiirlerinde Arapça ve Farsça sözcükler daha çoktur.
10. Anlatım canlı, yalın ve içtendir.
11. Şiirler bir saz eşliğinde, bir hazırlık olmaksızın doğaçlama olarak söylenmiştir.
12.
Kimi şiirlerde, Divan şiir ölçüsünde olmamakla birlikte zaman zaman
söz sanatları ve kalıplaşmış sözler de kullanılmıştır. Ancak bunter
genellenmeyecek kadar azdır.